Toplantı Gündemi: “Yoğun bakım uzmanlık alanının yeniden dizaynı (1. Sağlık hizmeti sunumu noktasında karşılaşılan problemler ve çözüm önerileri; 2. Yoğun bakım uzmanlık dalının uzmanlık eğitimi açısından değerlendirilmesi (Dünyadan uygulama örnekleri – Anadal/Yandal olması – 399 sayılı TUK kararı çerçevesinde protokollü program zorunluluğu); 3. Yoğun bakım uzmanlarının istihdam sorunları)”
Derneğimiz öncelikle 17 Mart 2017 tarihinde dernek yönetim kurulu üyeleri, anesteziyoloji, genel cerrahi, göğüs hastalıkları, iç hastalıkları ve nöroloji anadallarından öğretim üyesi ve eğitim sorumlusu yoğun bakım uzmanları ve zorunlu hizmet yükümlülüğünü yürüten bir yoğun bakım uzmanı ile bir ön toplantı gerçekleştirmiştir.
Misyonumuz olan eğitim yöntemi ne olursa olsun, “yoğun bakım alanının değerinin yükseilmesi, hasta bakımı, eğitim ve araştırma kalitesinin arttırılması” doğrultusunda temel görüşümüz henüz sadece 5 yıllık bir geçmişi olan yoğun bakım alanının, “çok-disiplinli bir yan dal” olarak devam etmesi şeklindedir.
Bir yan dal olarak başlangıç aşamasında olması nedeniyle, eğitim ve hizmet alanlarında sorunlar yaşanmakla birlikte geri-dönüşümsüz bir sistem değişikliğinin birçok sorunu çözememe ve muhtemel yeni sorunlara yol açabilme olasılığı bunun nedenlerinden biridir.
Ayrıca, geniş kapsamlı bir bilim dalı olan yoğun bakımın, anadal olarak tanımlanması halinde, tercih edilmesi ve eğitim-hizmet kalitesinin olumsuz yönde etkilenmesi muhtemeldir. Dünyadaki genel eğilimin de mevcut eğitim modeline (multi-disipliner yan dal modeli) benzer olması bu savı destekler niteliktedir.
Yoğun bakım eğitiminin tecrübe, sabır ve adanmışlık gerektiren geniş kapsamlı bir uzmanlık dalı olmasından dolayı, belli bir birikime sahip uzmanlık öğrencilerinin tercih edilmesinin ülkemiz için özendirici ve önemli olduğu düşünülmektedir. Yoğun bakım uzmanı olma dışında farklı nedenlerle tercih yapanların kısa sürede tükenmişlik sendromu yaşadıkları ya da istifa ettikleri gözlenmektedir. Tıp eğitiminin daha erken aşamalarında bu tercihin yapılması, hem verilen hizmetin kalitesini ciddi anlamda düşürecektir; hem de bahsi geçen birçok farklı nedenle giriş puanlarının daha da düşük olmasına yol açabilecek, sık vazgeçme sorunları yaşanabilecektir. Yoğun bakım uzmanlığının anadal üzerine bir uzmanlık dalı olması; yan dal eğitimine gelen uzmanların hali hazırda tıp bilgisinin belli bir kalitede olmasını garantilemekte; acil müdahale ve temel yoğun bakım bilgilerine sahip olmuş olmalarını sağlamakta; bu durum hasta güvenliğini önemli ölçüde arttırmaktadır. Ayrıca anadal uzmanlık öğrencisi yoğun bakımın gerektirdiği ileri düzeydeki bilgiye daha kolay odaklanabilmektedir. Bu sistemin ülkemizde yoğun bakım alanında nitelikli eğitim ve araştırma olanaklarının da artışına neden olacağı düşünülmektedir.
Üyelerimizin büyük çoğunluğunun görüşü de bu şekilde olduğundan, 27 Mart 2017 tarihinde Sağlık Bakanlığı tarafından ilgili diğer derneklerin katılımı ile düzenlenen toplantıda görüşümüz dile getirilmiştir. Tüm katılımcılar da aynı görüşü dile getirdiklerinden dernekler nezdinde uzlaşı sağlanmıştır.
Ancak, gerek yoğun bakım eğitimi, gerekse de hizmet sunumunda çok çeşitli sorunlar yaşanmaktadır. Bu sorunların tespiti ve somut çözüm önerilerine yönelik toplantılar devam edecek olup, Derneğimiz yoğun bakımda yaşanan sorunların çözümüne yönelik her zaman olduğu gibi aktif rol alacaktır.
Yoğun bakımda eğitim ve hizmet sunumunun daha nitelikli olması için bir tartışma platformu oluşturan başta Sağlık Bakanlığı olmak üzere, ilgili anadal ve yoğun bakım dernekleri ile sahada büyük özveri ile çalışan yoğun bakım uzmanlarına teşekkür eder, işbirliğimizin devamını dileriz.
Saygılarımızla,
TDCY Yönetim Kurulu
.